Çorum’un Osmancık ilçesinde Kadın Hakları Eğitim Programı düzenlendi.
Adalet ve Kalkınma Partisi Osmancık İlçe Kadın Kolları Başkanlığı tarafından düzenlenen “Kadın Hakları Eğitim Programı, AK Parti Kadın Kolları Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Didem Yücel tarafından verildi.
Programda ‘Aile birliği içerisinde kadın hakları’, ‘Miras hukuku açısından kadın hakları’, İş hayatında kadın hakları’ konularına değinildi.
Adalet ve Kalkınma Partisi Osmancık İlçe Kadın Kolları Başkanı Vesile Zengin, verilen eğitimin Osmancık’ta bir ilk olduğunu belirtti.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde yapılan programı katılımcılar ilgi ve dikkatle dinlerken Avukat Didem Yücel, ilk olarak eşler arasında ki hak ve sorumluluklara değindi.
Yücel, Türk Medeni Kanunun 185. maddesinde, evlilik kurumunun , hem bireysel hem de toplumsal sorumlulukları yansıtan bir yapı olduğu belirtti.
Yücel; “Türk Medeni Kanunu Madde 185: “Evlenmeyle eşler arasında evlilik birliği kurulmuş olur.
Eşler, bu birliğin mutluluğunu elbirliğiyle sağlamak ve çocukların bakımına, eğitim ve gözetimine beraberce özen göstermekle yükümlüdürler.
Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar.”
Türk Medeni Kanunu Madde 186 : “Eşler oturacakları konutu birlikte seçerler.
Birliği eşler beraberce yönetirler. Eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katılırlar.”
AİLE KONUTU ŞERHİ
Katılımcılar özellikle Aile Konutu Şerhi konusunu dikkatle dinlerken Avukat Didem Yücel; “Aile konutu şerhi, özellikle ekonomik açıdan güçsüz konumda olan kadınları koruma altına alan en önemli hukuki güvencelerden biridir.
TMK Madde 194 gereği, eşlerden biri, diğerinin açık rızası olmadan aile konutu üzerinde tasarrufta bulunamaz. Bu düzenleme, özellikle eşlerin kötü niyetli işlemler yaparak konutu satmasını ya da ipotek ettirmesini engellemek adına büyük bir önem taşır.
AİLE KONUTU ŞERHİ NASIL KONULUR?
Tapu Müdürlüğü’ne bizzat başvurularak yapılır. Başvuru için evlilik cüzdanı, kimlik belgesi ve tapu kaydı gereklidir. Tapuya işlenen bu şerh, eşlerin rızası olmadan konut üzerinde herhangi bir satış, ipotek ya da kira sözleşmesi yapılmasını engeller.
YASAL MAL PAYLAŞIMI
Türk Medeni Kanunu, evlilik birliği içinde edinilen malların paylaşımına ilişkin düzenlemeleri net bir şekilde belirler. Yasal mal rejimi, eşlerin evlilik süresi boyunca edindikleri malların paylaşımıyla ilgilidir. Evliliğin başlangıcında, taraflar otomatik olarak edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında yer alırlar (TMK m. 202)
YASAL MAL PAYLAŞIMININ TEMEL İLKELERİ:
Edinilmiş Mallar: Evlilik süresi boyunca, eşler tarafından ortaklaşa edinilen mallar, edinilmiş mallar olarak kabul edilir. Bu mallar, eşlerin ortak katkıları ile edinilen taşınmazlar, taşınır mallar, maaşlar, gelirler vb. olabilir.
Kişisel Mallar: Evlilik öncesi edinilen mallar, miras yoluyla elde edilen mallar, kişisel hediyeler gibi mallar ise kişisel mallar olarak kabul edilir ve paylaşım dışıdır.
ŞİDDETE KARŞI HUKUKİ HAKLAR VE KORUMA MEKANİZMALARI
Kadınların şiddete karşı korunması, özellikle son yıllarda önemli bir toplumsal mesele haline gelmiştir. Kadınlara yönelik şiddet, sadece fiziksel değil, psikolojik, cinsel ve ekonomik şiddeti de kapsar.
Türk Medeni Kanunu ve diğer mevzuatlar, kadınları şiddete karşı koruyacak çeşitli hukuki haklar sunmaktadır.
Kadınlara yönelik şiddetle mücadelede en önemli yasal düzenlemelerden biri 2012 yılında yürürlüğe giren 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’dur.
Bu kanun, şiddet mağduru kadınları koruma altına almak ve faillerin cezalandırılmasını sağlamak amacıyla çeşitli önlemler içermektedir.
6284 Sayılı Kanun Kapsamında Koruma Tedbirleri
Şiddet Uygulayanın Evden Uzaklaştırılması: Hakim kararıyla şiddet uygulayan eş, ortak konuttan uzaklaştırılabilir ve mağdura yaklaşması yasaklanabilir.
Kimlik ve Adres Gizliliği: Kadının ve çocuklarının güvenliği sağlanması adına kimlik bilgileri gizlenebilir.
Geçici Maddi Yardım: Mağdurun ekonomik bağımsızlığını sağlamak adına maddi destek verilebilir.
Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM): Kadınlara hukuki, psikolojik ve sosyal destek sağlamak amacıyla hizmet veren merkezlerdir.
2005’teki kapsamlı Türk Ceza Kanunu düzenlemesine kadar ceza kanununda kadına yönelik şiddet suç olarak bile tanımlı değildi.
Kadına karşı şiddet, AK Parti iktidarında tanımlanarak nitelikli suç haline getirildi. Bu suçun katalog suç haline getirilmesi, boşanılmış eşe karşı işlenen suçun tıpkı nikahlı eşe işlenmiş gibi ceza alması, iyi hal uygulamasının kaldırılması gibi adımlar da 2020’den sonra atılmıştır.
KADES UYGULAMASI
Kadın Destek Uygulaması (KADES), Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından geliştirilen ve kadınların acil durumlarda tek bir tuşla en yakın polis birimine ulaşmasını sağlayan bir mobil uygulamadır. Uygulama, şiddet mağdurlarına hızlı müdahale edilmesi için tasarlanmıştır.
KADES Nasıl Kullanılır?
Google Play Store veya Apple App Store’dan KADES uygulaması indirilir.
TC Kimlik Numarası ile giriş yapılır ve doğrulama kodu alınır.
Acil bir durumda uygulamaya girip “Acil Yardım Butonu “na basıldığında en yakın polis ekibi belirtilen konuma yönlendirilir.
KADES’İN ÖNEMİ:
Şiddet mağdurlarına anında müdahale edilmesini sağlar. Kadınların kendilerini güvende hissetmesine katkıda bulunur. Yetkililerin anında konum bilgisi alarak en yakın birimi yönlendirmesini mümkün kılar.
MİRAS HUKUKU AÇISINDAN KADIN HAKLARI
Eşin Miras Payı
01 Ocak 2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu uyarınca evlilik Yasal Mirasçılığın dayanaklarındandır.
Ölüm anında evliliğin var olması halinde eş, yasal mirasçıdır. Sağ kalan eşin birlikte mirasçı olduğu diğer kişilere göre eşin miras payı değişkenlik gösterir.
Sağ Kalan Eşin Miras Payı
UYGULAMADA KARŞILAŞILAN MİRAS SORUNLARI VE ÇÖZÜM YOLLARI:
Kadının Miras Hakkının Engellenmesi: Bazı durumlarda aile büyükleri, kadınlara mirastan pay vermemek için fiili baskılar yapabilmektedir. Bu gibi durumlarda kadınlar mirasın iptali davası açabilirler.
Mirasın Paylaşımında Haksızlıklar: Mirasçılar arasında adaletsiz paylaşımlar olduğunda, hak sahipleri tenkis davası açarak saklı paylarını talep edebilirler.
Vasiyetnamenin Hukuka Aykırılığı: Eğer bir vasiyetname, miras hukukuna aykırı şekilde düzenlenmişse, mirasçılar vasiyetnamenin iptali davası açabilirler.
ÖZEL SEKTÖRDE İŞÇİ KADIN HAKLARI
Eşit davranma ilkesi : İş Kanunu 5. maddede düzenlenmiştir.
Kadınlara, iş sözleşmesinin yapılmasında, şartların oluşturulmasında, uygulanmasında ve sona ermesinde cinsiyet veya gebelik nedeniyle farklı bir işlem yapamaz.
Aynı veya eşit değerde bir iş için cinsiyet nedeniyle daha düşük ücret kararlaştıramaz.
Özel koruyucu hükümlerin uygulanması durumunda daha düşük bir ücret uygulayamaz.
Bu hükümlere aykırı davranılması durumunda kadın işçinin, dört aya kadar ücreti tutarında tazminat ve başka yoksun bırakıldığı hakları talep etme dava hakkı doğar.
DOĞUM (ANALIK ) İZNİ : 4857 sayılı İş Kanunu’nun 74. Maddesi:
“Kadın işçilerin doğumdan önce sekiz ve doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam on altı haftalık süre için çalıştırılmamaları esastır.
Çoğul gebelik halinde doğumdan önce çalıştırılmayacak sekiz haftalık süreye iki hafta süre eklenir.
Ancak, sağlık durumu uygun olduğu takdirde, doktorun onayı ile kadın işçi isterse doğumdan önceki üç haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, kadın işçinin çalıştığı süreler doğum sonrası sürelere eklenir. Kadın işçinin erken doğum yapması halinde ise doğumdan önce kullanamadığı çalıştırılmayacak süreler, doğum sonrası sürelere eklenmek suretiyle kullandırılır.
YARIM ÇALIŞMA HAKKI:
Doğum sonrası analık izninin bitiminden itibaren, çocuğun bakımı ve yetiştirilmesi amacıyla ve çocuğun hayatta olması şartıyla kadın işçiler ile üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinen kadın veya erkek işçiler, istemeleri halinde yarım çalışma hakkını kullanabilirler.
Birinci doğumda 60 gün, ikinci doğumda 120 gün, sonraki doğumlarda 180 gün süreyle haftalık çalışma süresinin yarısı kadar ücretsiz izin verilir. Çoğul doğumlarda bu sürelere 30’ar gün eklenir.
ÜCRETSİZ İZİN:
İş Kanunu’nun 74. Maddesinde “İsteği halinde kadın işçiye, on altı haftalık sürenin tamamlanmasından veya çoğul gebelik halinde on sekiz haftalık süreden sonra altı aya kadar ücretsiz izin verilir.
Bu izin, üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinme hâlinde eşlerden birine veya evlat edinene verilir. Bu süre, yıllık ücretli izin hakkının hesabında dikkate alınmaz.
EVLİLİK:
Kadın işçi evlendiği tarihten itibaren 1 yıl içerisinde; kendi arzusu ile iş akdini, sona erdirebilir. Bu halde; kadın işçi işe başladığı tarihten itibaren iş sözleşmesinin devamı süresince, işveren her geçen tam 1 için işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı öder. 1 yıldan artan süreler için aynı oran üzerinden ödeme yapılır. (İK m. 14)
SAĞLIK
2 gün önceASAYİŞ
2 gün önceASAYİŞ
2 gün önceASAYİŞ
3 gün önceGÜNCEL
16 gün önceGÜNCEL
22 gün önceGÜNCEL
24 gün önceVeri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.